Isias Otel Faciası: Sorumlular Olası Kast ile Yargılanmalı
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden Adıyaman’a giden 30 çocuk ve onların öğretmenleri, 6 Şubat 2023’teki depremde konakladıkları Isias Otel’in çökmesi sonucu hayatlarını kaybetti. Çevredeki diğer binalar sağlam kalırken, Isias Otel’in kum yığınına dönüştüğü görüldü. Bu facia, kaderin bir oyunu mu, yoksa ihmalin bir sonucu mu? Aileler, sorumluların olası kast ile yargılanmasını talep ediyor.

Kader Planı mı, İhmal mi?
Isias Otel’in temelleri 1993 yılında apartman ruhsatıyla atıldı, ancak 2001’de otel olarak inşa edildi. Yapı, daha başından beri yapısal sorunlar ve usulsüz tadilatlarla doluydu. İşte bazı çarpıcı gerçekler:

1993: Apartman ruhsatı ile temeller atıldı, ancak yedi yıl boyunca atıl kaldı.
2001: Otel olarak tamamlandı, ancak apartman taşıyıcı sistemi kullanıldı.
2016: Kaçak kat eklendi.
2018: Dış kaplamalar ve ek ağırlıklar binaya yüklendi.
Yapısal Eksiklikler: Dere kumu ve çakıl kullanımı, yetersiz etriye sıkıştırması, her katta usulsüz tadilatlar.
Denetim eksikliği ve hırs, 72 canın kaybına yol açtı. Isias Otel’in enkazı, bu yapıdaki ihmalin ve sorumsuzluğun en acı kanıtı olarak ortada duruyor.

YARGIYA SESLENİYORUZ!

Emsal Dava Olabilir mi?
Türk Ceza Kanunu Madde 21, kişinin suçun gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen fiili işlemesini olası kast olarak tanımlar. Bu olayda görülen kast, kılavuz istemiyor. İşte bu nedenle, Isias Otel’in sahibi ve sorumlularının olası kast ile yargılanması gerektiği açık.

Olası Kastın Kanıtları:
93 yılında atıl bırakılan yapı.
2001 yılında apartman ruhsatıyla otel olarak inşa edilen bina.
1998 yönetmeliğine aykırı taşıyıcı sistem.
Kaçak katlar ve usulsüz tadilatlar.
Türkiye, depremler ülkesi olarak rant ve para yerine insan ve bilimi öncelik almalı. Bu davada emsal bir karar verilerek mağdurun yanında yer alınmalı ve sorumlular olası kast ile yargılanmalı. 72 canın kaybına yol açan bu trajedi, ihmalin ve kâr hırsının bedelini ödemeli.